17 Mayıs 2015 Pazar

Kitabımla ilgili Okuyucu Yorumları; DEEP TONE

Blog arkadaşlarımdan http://sadevederin.blogspot.com.tr/ nin sevgili yazarı deep tone kitabımı okumuş, sayfasında yorumunu ve tanıtımını paylaşmış. Kendisine bu güzel anlamlı davanışından dolayı çok teşekkür ediyorum. Ayrıca sayfasında kitabım için güzel dileklerde bulunan değerli bloger arkadaşlara da ayrıca teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Sözü artık deepe bırakıyorum...

DÜŞ BATIMI
Hanife Mert
Adından da anlaşılabileceği gibi düşlerin batışını anlatıyor bu hüzünlü roman. Bir ailenin yıllara yayılan hüzünlü öyküsünü 1980’lere kadar getirmiş yazarımız. Ama bu romanın bir devamı olmalı ve Elif’in neler yaşadığını öğrenmeliyiz.
Yazarın blogundan da alışık olduğumuz dili bu kez bize uzun bir hayat öyküsü sunuyor. Taşrada, kırsalda, köyde geçen bir roman bu. Zamanla küçük büyük şehirler de girse romana genelde bir köy romanı diyebiliriz.

Köy yaşamının incelikleri ve biz büyük şehir insanlarının hiç alışık olmadığı bir dil var anlatıda. Yerel köy dili. Ancak çok sevilesi ve tatlı bir dil bu. Neyin ne olduğunu nette sözlüklerden buluyoruz. Sanırım yazarımızın iş gereği köylerde olmasından geliyor bu dil.
Otobiyografik içeriği olan bu hüzünlü anlatıda yazar köylük yerde parçalanmış bir ailenin dramatik yaşamını gösteriyor bize. Ve geleneklerin kadın üzerindeki baskısını. Kırsal alanda boşanmanın daha zor olduğunu da anlıyoruz.
Romandaki Zeynep ve Elif özellikle acılı kadınlar ve onların yaşamı destansı. Ailelerin parçalanması kadınlar üzerinde daha olumsuz etki yapıyor ve hayatlara yazık oluyor. İyi niyetli cahillik var hep karakterlerde.
Hanife Mert arkadaşımızdan müthiş bir ilk roman bu. Büyük şehir insanlarının sahte hayatlarından sonra bu roman çok gerçek geliyor bize ve mutlu ediyor. Böyle bir hüznü seviyoruz.
Not:4/4
Hanife arkadaşımızın blogu
http://yaren33.blogspot.com.tr/
Youtube’da Hanife arkadaşımız
https://www.youtube.com/watch?v=hbqUGFUJh1I

2 yorum:

Halimiz Ortada

  Dün, uzun süredir görüşemediğim bir arkadaşım aradı beni. Görüşmememizin özel bir nedeni yok. Hayat gailesi işte... Kendimizi öylesine kap...