Herkesin okumasını tavsiye ettiğim güzel bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedim. Umarım sizi sıkmış olmam.
Annemin babamın biricik evladı iken, okul sıralarında seninle tanıştım öğretmenim. Beni sana teslim ettiler. Okumayı – yazmayı bana sen öğreteceksin öğretmenim. Toplamayı çıkarmayı da senden öğreneceğim. Bana hayatı da anlatacaksın öğretmenim.
Sadece beni de değil, annemi babamı da eğitmelisin öğretmenim. Bu memleketin geleceği için neler yapmam gerektiğini de bana öğretmelisin. Beni, annemi, babamı uyandır öğretmenim.
Babam uyuyor öğretmenim!
İş ve ev arasında geçen zamanı dışında, evde saatlerce Televizyon izlemekten başka bir şey yapmıyor benim babam. Benim okul kıyafetlerimi, kırtasiye malzemelerini aldığı için, tüm sorumluluğunu yerine getirdiğini düşünüyor. Elimden tutup parka götürmeyen, ödevlerimi yaparken saçlarımı okşamayan, her akşam saatlerce televizyon izleyen babama, yaptığı hataları anlatmak zorundasın öğretmenim.
Beni hayata hazırladığın gibi, Babamı da uyandır!
Annem uyuyor öğretmenim!
Beni dünyaya getiren, benim için geceleri uykusuz kalan, saçını benim yolumda süpürge yaptığını söyleyen annemin, bana olan sevgisinden şüphem yok. Ancak her sabah saatlerce evlendirme programları izleyen, yemek programı ve diziler dışında hayatında fazla bir yeri yok annemin. Bizim kıyafetlerimizi hazırlamayı, bize sofra kurmayı, okula bırakıp akşam almayı yeterli bir annelik sanıyor.
Beni bilinçlendirdiğin gibi, Annemi de uyandır.
Medyayı yola getirelim öğretmenim.
Her türlü ahlaksızlığı anlatan dizileri yayınlamaktan çekinmiyor medya. Kendilerine daha çok izleyici bulmak adına yaptıkları / yapacakları ahlaksızlıkların sınırı nerdeyse kalmamış. Medya patronları para uğruna bizi de harcıyorlar. Bize izlettikleri dizi ve filmlerle ahlakımızı bozduklarını, şiddete heveslendirdiklerini bilmediklerini sanmıyorum. Onlar için, daha çok para kazanmak, bizim geleceğimizden daha önemli.
Bize, ailemize ve bu topluma zarar veren dizi ve filmlerin zararları ve bu zararların önlenmesi için bir şeyler yapalım öğretmenim. Cumhurbaşkanına, Başbakana, Milli Eğitim Bakanına bütün sınıf arkadaşlarımızla birlikte mektuplar yazalım öğretmenim.
Bize onları da uyandırmayı öğret!
Ben bugün küçük bir çocuk olabilirim. Ancak birkaç yıl sonra bir genç olacağım öğretmenim. Gençliğimin enerjisini kötü yollarda harcamamayı bana öğret öğretmenim.
Bana tarihimizi anlat. Bana Çanakkale şehitlerini anlat öğretmenim. Sen bana, metrekareye 6000 (altı bin) mermi düşerken, tekbir sesleriyle düşman üzerine yürüyen Çanakkale şehitlerinin kalbindeki imanı anlatıp sevdirmesen, medya bizi sihirli dizilerle uyutuyor öğretmenim.
Sen bize kültürümüzü öğretip sevdirmesen, medyanın etkisiyle batı hayranı oluyoruz öğretmenim.
Sen bize çalışkan olmanın erdemini öğretmesen, medya yüzünden biz, topçu yada popçu olma hayalini aşılıyor.
Sen bize arı gibi çalışkan olmayı öğretmesen, batının etkisinden kendini kurtaramayan medya, bize sinek gibi hazıra konmayı aşılıyor öğretmenim.
Derler ki, bir çocukta eşkıya olma potansiyeli de vardır, evliya olma potansiyeli de. Annesi, babası, öğretmeni ve çevresi çocuğa sahip çıkarsa, o çocuktan evliya gibi sevilen ve çevresine faydası dokunan bir insan yetişebilir.
Genç yaşta katil, cani, hırsız olan, kötü yollara düşen gençlerin elinden anneleri tutmamış, babaları ilgilenmemiş. Cahil anne, ilgisiz baba yanında büyüyen gençlerin, elinden öğretmenleri de tutmazsa, yanlış yola sapmaları kaçınılmaz oluyor.
Sen beni de, annemi de, babamı da uyar / uyandır öğretmenim.
Sınırda nöbet tutan asker uyursa ölür, ancak sen uyursan sınırda nöbet tutacak asker kalmaz öğretmenim.Sınıfta nöbet tutmak sınırda nöbet tutmak kadar kutsaldır öğretmenim.
Herkes uyusa da, sen uyuma öğretmenim.
Sen uyursan ben ölürüm öğretmenim.
Sait ÇAMLICA
Babam uyuyor öğretmenim!
İş ve ev arasında geçen zamanı dışında, evde saatlerce Televizyon izlemekten başka bir şey yapmıyor benim babam. Benim okul kıyafetlerimi, kırtasiye malzemelerini aldığı için, tüm sorumluluğunu yerine getirdiğini düşünüyor. Elimden tutup parka götürmeyen, ödevlerimi yaparken saçlarımı okşamayan, her akşam saatlerce televizyon izleyen babama, yaptığı hataları anlatmak zorundasın öğretmenim.
Beni hayata hazırladığın gibi, Babamı da uyandır!
Annem uyuyor öğretmenim!
Beni dünyaya getiren, benim için geceleri uykusuz kalan, saçını benim yolumda süpürge yaptığını söyleyen annemin, bana olan sevgisinden şüphem yok. Ancak her sabah saatlerce evlendirme programları izleyen, yemek programı ve diziler dışında hayatında fazla bir yeri yok annemin. Bizim kıyafetlerimizi hazırlamayı, bize sofra kurmayı, okula bırakıp akşam almayı yeterli bir annelik sanıyor.
Beni bilinçlendirdiğin gibi, Annemi de uyandır.
Medyayı yola getirelim öğretmenim.
Her türlü ahlaksızlığı anlatan dizileri yayınlamaktan çekinmiyor medya. Kendilerine daha çok izleyici bulmak adına yaptıkları / yapacakları ahlaksızlıkların sınırı nerdeyse kalmamış. Medya patronları para uğruna bizi de harcıyorlar. Bize izlettikleri dizi ve filmlerle ahlakımızı bozduklarını, şiddete heveslendirdiklerini bilmediklerini sanmıyorum. Onlar için, daha çok para kazanmak, bizim geleceğimizden daha önemli.
Bize, ailemize ve bu topluma zarar veren dizi ve filmlerin zararları ve bu zararların önlenmesi için bir şeyler yapalım öğretmenim. Cumhurbaşkanına, Başbakana, Milli Eğitim Bakanına bütün sınıf arkadaşlarımızla birlikte mektuplar yazalım öğretmenim.
Bize onları da uyandırmayı öğret!
Ben bugün küçük bir çocuk olabilirim. Ancak birkaç yıl sonra bir genç olacağım öğretmenim. Gençliğimin enerjisini kötü yollarda harcamamayı bana öğret öğretmenim.
Bana tarihimizi anlat. Bana Çanakkale şehitlerini anlat öğretmenim. Sen bana, metrekareye 6000 (altı bin) mermi düşerken, tekbir sesleriyle düşman üzerine yürüyen Çanakkale şehitlerinin kalbindeki imanı anlatıp sevdirmesen, medya bizi sihirli dizilerle uyutuyor öğretmenim.
Sen bize kültürümüzü öğretip sevdirmesen, medyanın etkisiyle batı hayranı oluyoruz öğretmenim.
Sen bize çalışkan olmanın erdemini öğretmesen, medya yüzünden biz, topçu yada popçu olma hayalini aşılıyor.
Sen bize arı gibi çalışkan olmayı öğretmesen, batının etkisinden kendini kurtaramayan medya, bize sinek gibi hazıra konmayı aşılıyor öğretmenim.
Derler ki, bir çocukta eşkıya olma potansiyeli de vardır, evliya olma potansiyeli de. Annesi, babası, öğretmeni ve çevresi çocuğa sahip çıkarsa, o çocuktan evliya gibi sevilen ve çevresine faydası dokunan bir insan yetişebilir.
Genç yaşta katil, cani, hırsız olan, kötü yollara düşen gençlerin elinden anneleri tutmamış, babaları ilgilenmemiş. Cahil anne, ilgisiz baba yanında büyüyen gençlerin, elinden öğretmenleri de tutmazsa, yanlış yola sapmaları kaçınılmaz oluyor.
Sen beni de, annemi de, babamı da uyar / uyandır öğretmenim.
Sınırda nöbet tutan asker uyursa ölür, ancak sen uyursan sınırda nöbet tutacak asker kalmaz öğretmenim.Sınıfta nöbet tutmak sınırda nöbet tutmak kadar kutsaldır öğretmenim.
Herkes uyusa da, sen uyuma öğretmenim.
Sen uyursan ben ölürüm öğretmenim.
Sait ÇAMLICA
Sevgi emek ister, emek ise mücadeleden yılmayan koskoca bir yürek...Bir ana gibi şefkatli bir baba gibi dimdik yüreği çocuk sevgisi, vatan sevgisi, meslek aşkı ile dolu Atatürk'ün izinden giden idealist öğretmenlerimizin özel gününde hepsini sevgi saygı ve minnetle yad ediyor, ebediyete göç etmiş öğretmenlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
Bu öğretmenler gününde de eğitim sistemimiz ve öğretmenlerimiz için olmasını istediğim dileğimi yineliyorum; geçerli bir sebebe dayandırmadan, bizim sosyal ve toplumsal yapımıza uygun olup olmadığı göz önüne alınmadan,her fırsatta değiştirilerek,yap boz tahtasına döndürülen Milli Eğitim Sistemimizin tekrar gözden geçirilmesi çocuklarımız ve öğretmenlerimize yaraşır hale getirilmesine, eğitimin Atatürk ilkelerine uygun olarak çağdaşlaşması ve bilimsel olarak geliştirilmesi yolunda yeni adımların atılmasına ve öğretmenlerimizin hak ettiği değere kavuşturulmasına vesile olması dileğimle, başta başöğretmenimiz M. Kemal Atatürk olmak üzere onun izinden giden tüm öğretmenlerimizin, öğretmenler günü kutlu olsun.
Hanife MERT
Merhabalar.
YanıtlaSilMinnacık bir yüreğin öğretmenine havale ettiği işler yürekler acısı. Ya öğretmene yüklenilen görevler. Bir hükumet kabinesinin görevlerini de fedakar öğretmenimize yükledik. Ama o bir öğretmen, onun yapamayacağı iş, yerine getiremeyeceği görev yoktur. Ancak, bu eli öpülesi öğretmenlerimize de hak ettiği değeri verelim; sadece 24 Kasımlarda hatırlamayalım; onları her gün minnetle, şükranla analım. Onlar olmasaydı biz olamazdık.
Bloğunuz nezdinde tüm öğretmenlerimizin ellerinden öper, 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlarım.
Selam ve dualarımla.
Seşamlar Hanife ablacım ,hikaye müthiş, o kadar çok veli var ki, ihtiyaclarını aldım ,okula da gönderdim diyerek görevini tamamladığını düşünen oysa asla öyle değil,
YanıtlaSilÖğretim ve eğitimin karıştırılmaması gerekir, ne kadar amacımız hem eğitmek hemde öğretmek olsa da, eğitim ailede başlıyor, okul hayatında aile desteği ve ilgisi olan öğrenciler hep daha başarılı oluyor, Teşekkürler paylaşımınız için :)
Merhaba Recep Bey,
YanıtlaSilÖğretmen aynı zamanda eğitmendir. Görevi sadece öğrencileri değil toplumu eğitmektir. Ancak ona maddi ve manevi olarak hak ettiği değer verilmemekte. Buna rağmen onlardan çok şey bekliyoruz.
Teşekkür ediyorum Recep Bey,
selam ve saygılarımla.
Haklısın Hobiciğim.Eğitim ailede başlıyor. Çocuğun ilk eğitildiği yer ailesi. Öğretmen öğrenci veli uyumlu şekilde olmalı...Senin de öğretmenler gününü kutluyorum Hobiciğim. Sevgilerimi gönderiyorum canım.
YanıtlaSilsağlık ve esenlikler.
Canım hanifem eli öpülesi öğretmenlerimizin geçmiş öğretmenler günü ve gelecek öğretmenler günleri kutlu olsun inşallah..
YanıtlaSilSevgilerimle..
ne güzel yaaa.
YanıtlaSilherkes iyi öğretmen olabilse yaa.
dün ben de öğretmen yazısı yazdım kii. iyi öğretmenle ilgili. züleyha diyee.
:)
İnşaallah Vuslatcığım.
YanıtlaSilSevgi benden canım...
züleyhanın dinle ve eğitimle imtihanı adlı dünkü yazımı okusan yaaaa.
YanıtlaSil:)
Ekleyecek bir şey kalmamış. Emeğine sağlık.
YanıtlaSilKesinlikle haklısın sevgili deepçiğim. Herkes iyi idealist öğretmen olmalı. İstikrarsız sistem öğretmenlerimizi öyle duruma getirdi ki mesleğinin gereği gibi icra etmekten uzaklaştırıldı. Saygınlığını zedeledi. Dileğimiz sorunlarının en kısa zamanda çözüme kavuşturulması, zira öğretmenlik sadece çocukları eğitmek değil, aynı zamanda tolumun her kesimine hitap edebilmeli.
YanıtlaSilTeşekkür ediyorum sana yorum için sevgiler...
Züleyha isimli yazını okumadım ama en kısa zamanda okuyacağım. Bu aralar nete çok giremiyorum. Girsem bile çok kısa bakı çıkıyorum. Bazı yazılarını okuyorum kimine yorum yapıyorum.
YanıtlaSilYazıların çok güzel akıcı gerçekçi...
Eline emeğine sağlık.
peki. sorun değil ki.
YanıtlaSil:)
Teşekkür ederim Hüseyin Hocam.
YanıtlaSilSaygılar.
Çok teşekkür ediyorum anlayışına..:)
YanıtlaSil