19 Ocak 2016 Salı

DÜĞÜNÜMÜZE DAVETLİSİNİZ


Bizim oralarda hızlı giden birine "bu ne acele ardından atlı mı kovalıyor?" derler. Ben de aynı soruyu durmadan dinlenmeden hızla akıp giden zamana sormak istiyorum. Bu ne hız, bu ne acele ardından atlı mı kovalıyor?.. 

  Bu kadar hızlı geçen zaman bazen de geçmek bilmez.
 Hani mutlu bir haber beklerken, uzun süredir göremediğin bir hasrete kavuşurken, acı duyarken, insanın içi yanarken ve benzer bir çok nedenden dolayı da geçmek bilmez. Zamanın geçmesi ya da geçmemesi insanın düşüncesi ile ilgili mi? diye de düşünmeden edemiyorum...  

  Malumunuz tek düze bir hayat yaşamıyoruz. Özellikle son dönemlerde gerek ülkemizde ve gerekse komşularımızda hoş olmayan, mutluluktan ziyade, mutsuzluğa endekslenmiş olaylara şahit olmaktayız. Öyle ki, kimi zaman içimiz yanıyor, sinirlerimiz hat safhada geriliyor, bazı insanların  insafsızca insanlık dışı  davranışları sebebiyle de yaşamaktan bezgin bir duruma gelebiliyoruz. Tüm bu olumsuzluklara rağmen bazen de;  küçük sevinçler, mutluluklar, kimi zaman da hayattan tat almamızı sağlayacak türden güzellikler de yaşamıyor değiliz. Kaldırımda kendiliğinden açan bir çiçeğin etrafa güzel koku yayması gibi.

 Zamanın hızla akıp gittiğinden dem vurdum. Sizinle mutluluğumu paylaşmaktı amacım. Lakin yaşananlar bizi öylesine etkiliyor ki, mutlu olmayı bile kendimize neredeyse yasaklar duruma getirebiliyor.
  Daha dün gibiydi ebenin minik Merve'mi  elime verdiği. Uzun kumral saçları, çekik kahverengi gözleri ile dünyamızı aydınlatmıştı. Bize anne baba duygusu gibi eşsiz bir duyguyu hissetmemize vesile olmuştu. Bizi tarifsiz şekilde mutlu etmişti. Yaşamının her evresinde ailemizin hem gurur hem de  mutluluk kaynağı olmuştu...


  Hiç şüphesiz her anne babanın en büyük arzusudur hayatına anlam katan, ona Allah'ın en güzel lütfu olan evladının kendi ayakları üzerinde durduğunu, yuvasını kurduğunu görmek. Onun mutluluğu ile mutlu olmak... 

  İşte dedim ya, şöyle etrafıma baktığımda bu mutluluğu yaşayamayacak anneleri babaları, küçücük bir umudun peşinden giden ve sonu hüsranla biten, karaya vuran, minicik bedenleri ateşte yanan günahsız bebeleri düşündükçe, mutluluğum acıya dönüşüveriyor. Elden bir şey gelmemesi üzüyor insanı.
  Hal böyle iken,  bir yerde ölümler yaşanırken, bir başka yerde doğumlar, düğünler yaşanıyor. Bu durum da ise, ölenle kimse ölmüyor, hayat devam ediyor düşüncesi meşgul ediyor zihnimi.

 Özetle,  değerli blog yazarları 06 Şubat 2016 tarihinde kızım Merve'nin düğününü sizlere haber vermek istedim. Bu nasıl düğün daveti mutsuzluk içeriyor diye düşünebilirsiniz. Maalesef ülkemizin , insanlığın gerçeği bu...

İşte hayat bu! Mutlu olmak için önce mutsuzluğu yaşatıyor insana. Hani her nimetin bir külfeti olurmuş ya.. Tıpkı benim mutlu bir haber vermek için onca mutsuzluktan bahsettiğim gibi...


NOT: Gelebilecek durumda olan arkadaşları düğünümüze beklerim.

Muhabbetle,
Hanife Mert

12 yorum:

  1. Tebrik ederim, Allah tamamına erdirsin...

    YanıtlaSil
  2. Ayyy ne güzeeeel.... Allah her anneye babaya evlatlarinin bu mutlu gününü göstermeyi nasip etsin. Mutluluklari daim olsun insallah.

    Biraz da böyle güzel, icimizi acan paylasimlar görelim be Hanife...(hadi su sizli bizliligi kaldiralim bence):) Tesekkürler bizimle paylastigin icin. Oralarda, yakinlarda olsaydim kesinlikle gelmek isterdim:)

    YanıtlaSil
  3. Hanife'ciğim çok mutlu oldum, tebrik ediyorum, Merve'ye müstakbel eşi ile ömür boyu mutluluklar diliyorum, Allah tamamına erdirsin, bir yastıkta kocatsın. Keşke Mersin'de olsam kaçırmazdım. Sevgilerimle..öptüm.:)

    YanıtlaSil
  4. Çok teşekkür ederim sevgili Gamze hanım. Darısı dileyen herkese olsun.

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  5. Amin çok teşekkür ederim Ayşecim. (Bencede kaldıralım sizli bizli konuşmayı. Ben de samimiyetten yanayım.:) Öyle çok acı yaşıyoruz ki, acaba diyoruz ayıp mı ediyoruz. Ama elden bir şey gelmiyor. Keşke burada olsaydınız. Ben de sizleri görmekten çok mutlu olurdum.

    Öptüm, sevgiler, selamlar.

    YanıtlaSil
  6. Amin Müjdem. Çok teşekkür ederim canım benim çok sağ ol. Burada olsaydın mutlaka geleceğini biliyorum. Öyle olsaydı kendim gelir getirirdim seni düğüne..:)

    Canım öpüyorum seni de bücürükümü de..
    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  7. Merhabalar.
    Evladının mürüvvetini görmek, her anne ve babanın en büyük mutluluğudur. Cenab-ı Hakk, size de kızınız Merve'nin mürürvvetini görmeyi nasip ve müyesser etmiş. Ne mutlu size!

    Kızınıza ve müstakbel eşine bir ömür boyu sağlık, huzur, mutluluk ve saadetler dilerim. Allah tamamnıa erdirsin inşAllah. Allah hayırlı eylesin.
    Selam ve dualarımla.

    YanıtlaSil
  8. Merhaba Recep Bey, bu güzel dua ve dileğiniz için ben çok teşekkür ediyorum. Allah razı olsun.

    Selam ve saygılar,
    sağlık ve esenlikler.

    YanıtlaSil
  9. Tebrikler, mutluluklar dilerim genç çifte..

    YanıtlaSil
  10. Çok teşekkür ederim pudra şekeriM mehtap
    çok sağ ol. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  11. Hayırlı olsun Hanife Hanım. Gençlere ömür boyu mutlu bir yaşam dilerim.

    YanıtlaSil
  12. Çok teşekkür ediyorum Hüseyin Hocam. Çok sağ olun.

    YanıtlaSil

Utanmayı Unuttuk mu?

 Eskiden büyüklerimiz "Utanmıyorsan, dilediğini yap!" derdi. Çünkü utanmayan insan, her türlü kötülüğü, haksızlığı, ahlaksızlığı y...